Oturduğum caddeye adını veren Tevfik İleri kimmiş merak ettim. Araştırdım.
Milli Eğitim Bakanıymış.
Yüksek mühendis.
31 Aralık 1961’de, hapisteyken kanserden vefat ediyor.
10 yıl süren mebusluğu sırasında,
- Ulaştırma Bakanlığı
- Milli Eğitim Bakanlığı
- Bayındırlık Bakanlığı
- Devlet Bakanlığı
- Başbakan Yardımcılığı yaptı.
“Türkiye’nin bütçesi kadar rüşvet teklif ediyorlar” dediğinde Milli Eğitim Bakanıydı ve çok cesur işlere imza atıyordu.
Hemşinliydi.
“Sabahleyin gazeteleri okurken, aleyhinde haber göremeyince eşi Vasfiye Hanım’a şöyle seslenirmiş Tevfik İleri:
“Demek ki, dün milletimiz için hayırlı bir iş yapmamışız Vasfiye Hanım!”
Evlendiği gün eşi Vasfiye Hanım’a “Önce vatanımızı, milletimizi seveceğiz, sonra birbirimizi” demiş.
Eylül’de Kayseri cezaevinden eşi ve çocuklarına “Size mal mülk, servet bırakmadım. Ama şerefli, namuslu, erkek bir ad bırakabildim. Hiçbir zaman başınız yere bakmayacaktır. Bununla müteselliyim, siz de bununla iftihar edeceksiniz.” yazmış.
Eşi Vasfiye Hanım, edatlar ve bağlaçlar dahil 50 kelimeyle sınırlandırılmış mektup yazma hakkını şöyle kullanmıştı:
“Canım Tevfikciğim, bugün Kurban Bayramı’nın ikinci günü. Aynı zamanda seninle bedenlerimizin ayrılık yılı arifesi. Kocaman bir sene geçti aradan. Ve bu kocaman bir senenin hülasasını yaparsak kâr zarar diye, bence kâr tarafımız ağır basıyor. Gerçi, çok ıstıraplar çektik ve çekmekteyiz, işte bu çiledir bence bizi kârlı çıkaran.”
Caddelere, sokaklara isimler verilince bir nebze olsun ruhlar yâd ile şâd oluyor. Bizim gibi birisi çıkıp araştırıyor, soruşturuyor, kim olduğunu öğreniyor. Sonra bir fatiha okuyor.
Not: Prof. Dr. Ali KÖSE’nin Diyanet Aylık Dergi’ye Aralık 2017’de yazdığı yazıdan yararlandım.
* 13 Ocak 2021 tarihli Akçakoca Sahilin Sesi Gazetesi’nde yayınlanmıştır.
Teyifik ileri kısa bir zamanda bakan olmuş bir kişi samsun mebusluğu yapıyordu