ÇIKRIKLI EV

Gizli bir çıkrık vardı sanki,
O kadının evinde,
Ruhu iniyor dünya düştükçe gözünden,
Daha derine, daha derine…
Konuşuyorlardı meyhane halkı aralarında,
Şu yenigelen tüysüz oğlan hakkında…
” Verdiği sözleri tutmadı
Oldu ebediyyen küfelik!”
Meyhanedekiler takmıştı onun adını çoktan,
” Bu delikanlının işleri hep enayilik!”
Üzülmüyordu kimse ona,
İmamın oğluna üzüldükleri gibi,
Diyorlardı ki,
” Nasılsa bu öyle de meyhanelik,
Böyle de meyhanelik!..”
Okeye dönerken Balıkçı Baba,
Kendi kendine söyleniyordu,
“Güvendiği Allah olanın,
Bekçisi Erenlerdir,
Bu zevzek bozuyor artık asabımı,
Ayağında çivili postallar,
Top değil Babacım bu kapılar!”
Derken içeri girdi bahsi geçen tayfa,
Çokça fındık fıstık ile
Birer bira söylediler.
Garson peşkiri sallarken omzuna,
Bıyık altından söylendi de geçti.
Ama duydu kompile yan masa:
“Motosikletleri dizmişler gene kapıya,
Abla dizecek bunları da yakında, Boncuklarrr gibi musallaya…”
Jokeri atıp bitti çırak,
Fırladı Kaptan yerinden
Çıkıştı berikilere o hışımla:
” Ne o evlât, hayırdır?
Nöbete mi geldiniz gene?”
” N’apıcan?..”
Zaman durmuştu birden, yıkık dökük meyhanede, kimse aldığı nefesi vermemişti, ne çıkardı bu işin sonunda, belki sustalılar belki muştalılar, ama uçuyordu şimdilik sadece, densiz bir karasinek havada…
Çekti bir sandalye Balıkçı altına,
Ve ters bindi oturdu üstüne,
Tersi pisti,
Çalımlı çaylaklar bunu ne bilsindi…
“Şaşırtmaya geldiler,
Şaşırıp gittiler!
Dönmez onun kıblesi,
Nâsihat dinlersen eğer,
Yol yakınken derim,
Sen dön en iyisi!..”

“Sen bizi yanlış anladın Usta”, dedi oğlan,
“O kadın bizim belâlımız,
Nefretimiz epey derin ona,
Kinimiz fena halde birikmiş durumda!
Bulursak bir açığını
Patlatacağız bombaları!”
Bu lafın üzerine Kaptan kollarını açarak iki yana,
Bugünü dünü, oradaki herkesi kucaklamak ister gibi yaptı ve sordu merakla:
“Bizler çocukluğunu biliriz onun,
Görmedik henüz bir yanlışını,
Sen nerede rastladın da gördün,
Hele anlatıver bildir bize,
Biz atalım senden önce ona ilk taşını!”
Dertli dertli bir fırt aldı biradan,
“İşte” dedi, dönüp arkadaşlarına
“Adam budur, derdine derman!
Yanlışı sade bize yapmadı Kaptan,
O çok kişinin âhını aldı,
Bulursak bir pundunu,
Göndereceğiz ona işin kurdunu!”
Kaptan bekleyemedi lafın sonunu ve kükredi:
” Başlatma kurdundan da öt bakalım!
Sebebi neymiş bu pusunun?
Bak demedi deme, bu konu fazla uzamakta,
Hafiften hafiften kabak tadı almakta!”
Çocuk toparlandı ve temizledi pis kursağını,
“Dayı,
Hem önüne gelene bir çamur attı!
Hem de insanları kullandı ve fırlatıp attı!
Herkes kinli ona bu masada,
Defterini dürmeli hemen,
Çünkü müşteriler artık sabırsızlanmakta!”
Kaptan kalkmıştı çoktan ayağa,
İşin sonunu getirmeye niyetli bir hâli vardı.
“Biz anladık birader sen boşa yorma kendini,
Belli ki bizim kız sade yolundan dönmezlerden değil,
Bileği de bükülmezlerdenmiş!
Bak, şimdi bana öyle geldi…
Yüz vermedi anlaşılan size benzer lavuklara,
Şerefsizden bol ne var,
Düşürmek istediler tabi onu çelmelemeye kalktılar sonra!
Kâra çevirmek için sizler de zararınızı,
İşbirliğinden fayda umdunuz,
Ve organize çeteyi kurdunuz?
Derken iş iyice iddiaya bindi,
Baba Hindiler bindikleri arabalardan
Birer birer indi.
Yani düşmedi Bizim Kız hiçbir tuzağa,
Allah’ın inâyeti elbette mazlûma yardıma geldi…
Kısaca kendini kurnaz sananları,
Hanım Kız Bir güzel madara etti.
Tabi siz de her gerçek şerefsiz gibi,
Durmadınız ve İftira atmaya kadar götürdünüz bu acaip işi?..
Kısasa kısas, o da bir bir saydı bütün kirli işlerinizi?
Desene vaziyetiniz iç güveysinden biraz hallice,
Ama Vietnama düşmüş Johny’lerden bin beter?..
Tamam biz anladık mevzuyu,
Bu kadar lâkırdı artık bize yeter!
Bir daha gözükmeyin buralarda,
Toparlanıp yaylanın hemen şimdi,
Biz ona bırakmayız sizi bundan sonra!
Dizeriz hepinizi can değil cam fincan gibi,
Hiç karavana gelmez attığımız,
Muhakkak indiriveririz o beş para etmez kellelerinizi…
Haydi durmayın, anca gidersiniz alın bir an önce buradan voltanızı,
Gidin başka mahallede için,
Bu akşamki votkanızı!”
Devam Edecek…

(Bir dahaki haftaya yeraltı güzelleri Yecüc Mecüc tayfası anlatılacak!”)

Loading

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir