Yazabilecek elbette çok konu var. “Boş koltuk etkisi”nden, İstanbul’da korona yasaklarının gecikmesine, Azerbaycan’ın nihayet kozunu paylaşmasından, durmaksızın yapılan açılışlara, ben de annem gibi haberleri izleyerek haftada dört gün köşe yazısı yazabilir… miydim bilmiyorum. Bana bu dünya çok kaotik, kargaşa dolu geliyor. Kulaklarımı kapatıp çığlık atmak istiyorum bazen. Bu kaosun dışında kalmak istiyorum.
Ben de gitarı elime alıp şarkı söylüyorum. Kendi şarkılarımı.
…
Yetmiyor.
Yerel sanatçılarla Kültür Sanat Tv adına röportajlar yapıyorum. Onların huzur dolu dünyalarına girip bu dünyadaki şiirleri, hikayeleri, el sanatlarını ulusala taşımaya çalışıyorum. Yetmiyor.
O zaman kulaklarımı kapatıp “lürülürülürü” diye bağırmak, bu kakafoniyi bastırmak istiyorum.
Kendi dergimi çıkarıyorum. www.sitemder.org adresinde huzur dolu bir internet sayfasından yedi sekiz arkadaşımla birlikte sizlere sesleniyorum. Olmuyor. Akçakoca Sahil Gazetesi’nde mahallemden bahseden yerel mi yerel yazılar yazıyorum. I ı ıh… Dünya hala çok kargaşalı.
Bazen şiircikler yazıyorum. Biraz iyi geliyor ama sonra o tantana tüm kuvveti, uyumsuz basları ve tizleriyle dünyama hücum ediyor.
…
Gençlere kurs hazırlığı içindeyim. Uzaktan eğitimle, Düzce Üniversitesi’nde, Sosyal Etkinlik kapsamında misafir öğretim görevlisi olarak senaryo yazarlığı dersleri vereceğim.
Halk Eğitimi Merkezi’nde de bir kurs açma hazırlığımız var. Bana şans dileyin.
Ben dünyamı sanat ve sanat eğitimiyle doldurmasaydım ne yapardım bilmiyorum.
…
Kimisi sanatı huzur bulmak için yapar, kimisi şöhret. Oysa şöhret kargaşalı bir şeydir. Kuyruğuna teneke bağlanmış kedi gibidir şöhret. Şöhret, şöhretliler, şöhret olmak isteyenler ya da bana bu yolda baskı yapanlar yakınlarımdayken kulağımı tıkayıp, kuytuya sinmek istiyorum.
…
Sanatı ruhunuzu inceltmek ve yüceltmek, şifa bulmak ve huzur yaymak için isteyin, yoksa siz de kuyruğunuzda tenekeyle gezer durursunuz.
* 14 Kasım 2020 tarihli Bartın Gazetesi’nde yayınlanmıştır.